20 Ağustos 2011 Cumartesi

Halı Değimleri


Attnhk: Seccadelerin baş konacak kısmında bulunan ucu sivri üçgen şeklindeki bölümdür.
Argaç: Dokumalarda boyuna olan çözgü ipliklerinin arasından enine geçirilerek kullanılan iplik, atkı olarakta tanımlanır.
Arış: Kumaş yada her tür yaygının ana iskeletini oluşturan ve arasından atkıların geçirilmesi, yada üzerine düğümlerin atılması için geçirilmiş paralel ipliklerdir (Sözen, Tanyeli, 1994:25).
Ayaklık: Dokuma seccadelerin ayak gelecek kısmına yerleştirilen banttır.
Bezayağı: Basit dokuma tekniği. Bu teknik atkı iplikleri, çözgü ipliklerinin arasından bir alt bir üst gelecek şekilde geçirilir.
Bıçak: Havlı yüzlü dokumalarda ilmeleri düğümledikten sonra iplerin kesildiği tahta saplı metal kesici alettir.
Bordür: Sınır belirleyici çizgisel öge (Sözen, Tanyeli 1994:45). Kapı ve pencere gibi mimari kısımların, panoların, halıların etrafını kuşatan çerçeve mahiyetinde süslü yada süssüz, düz yada çıkıntılı, dar ve uzun parçalar denir (Turani 1980:25).
Çengel: îçe yada dışa dönük kanca motifi.
Çiti: Halının başlangıcında ve bitişinde, halının kilim örgüsünün sökülmemesi için zincir şeklinde yapılan başlangıç örgüsüdür.
Desen: Dokumalar ile halı, kilim gibi yaygıları süsleyen öğelerin tümüdür (Sözen, Tanyeli 1994:66).
Dokuma: Hayvansal, bitkisel ve kimyasal tellerin örgüsü ile oluşan giyim, döşeme ve benzerinde kullanılan kumaş (îslimyeli 1973:162). İki veya daha çok iplik grubunun çeşitli düzenlerde birbirleri arasından (üstünden, altından) geçerek birbirleri ile kenetlenmesi işlemi ve bu kenetlenme sonucu oluşan mamüllerdir (Aytaç 1982:247).
Etlik: El dokusu halıların yan kenarlarım oluşturan ince çerçevedir.
Göbek: Geniş anlamda orta kısım. Her türlü süslemede orta yerde bulunan kısım (îslimyeli 1973:247). Bahçe, halı, kilim, tavan gibi her türlü yüzey üzerinde yer alan bezeme öğesidir (Sözen, Tanyeli 1994:92).
Göl: Yaygının ortasındaki eşkenardörtgen motifidir (Acar 1991:113).
Gücü: Dokuma tezgahlarında iplikleri aşağı yukarı kaldırıp indiren ilmekli ipliklerin bağlı bulunduğu çerçevedir (îslimyeli 1973:271).
Hav: Her tür dokuma üzerindeki ince tüyler. Halı, kadife, havlu gibi yüzeylerde görülür (Sözen, Tanyeli 1994:102).
İğ: İpliğin sarıldığı, ucu çengelli gövde ile ağırlık veren gövdeye geçirilmiş yuvarlak bir tahta olmak üzere iki kısımdan oluşan büküm aleti. Büküm makinelerindeki ipliğin sarıldığı alete de iğ denir (Aytaç 1982:249).
İlme: Halı düğümü, çözgü ipliklerinin her çifti üzerine bağlanarak halıyı oluşturan yün ipliklerden her biridir (Sözen, Tanyeli 1994:112).
Kalite: Bir halının 10 cm.'lik enindeki ve 10 em.'lik boyundaki ilmek sayısıdır. Halının tersinden üst, alt ve orta kısımlarından 10 cm.'lik alandaki ilmek sayıları ölçülerek alınan ortalama halının kalitesini verir.
Kirkit: Her tür yaygının yapımı sırasında çözgüler arasından enine geçen atkıları ve düğümleri döverek sıkıştırmaya yarayan ahşap, metal yada kemikten yapılmış ucu dişli saplı araç. Kilkit de denir (Sözen, Tanyeli 1994:132).
Kirman: Uzun bir çubuğa (+) şeklinde çapraz olarak geçirilmiş iki tahtadan ibaret iplik bükme aletidir (Aytaç 1982:251).
Kompozisyon: Duygu, düşünce, konu, obje ve motiflerin bir bütün içinde birleştirerek sunulması.
Köse: Yazı levhalarının, nakışların, dokuma yaygıların ve halıların orta zemin köşelerine yapılan süslemedir.
Kök Boya: Endüstriyel tekniklerle üretilmemiş, çeşitli bitkisel ve hayvansal kaynaklardan elde edilmiş boyaların genel adı (Sözen, Tanyeli 1994:136).
Kurgan: Kale. Eski Türkler'de kubbe biçimi mezar höyük (Islimyeli 1973:461).
Levent:' Çögülerin alta ve üste sarıldığı kalın sırıklar. Bazı bölgelerde levent ağacı yada bazı denir (Acar 1991:115).
Mekik: Atkıların çözgüler arasındaki boşluktan (ağızlıktan) kolayca geçmesini sağlayan ipliğin üzerine sarıldığı iki ucu sivrice silindir biçimli ve çoğunlukla ahşap alet. Daha çok çul ve bez dokumalarda kullanılır (Acar 1991:115).
Mihrap: Namaz kılmak amacıyla dokunmuş yaygıların orta zemininde cami mihraplarına yada kemerli bir kapıya benzer bölümdür (Acar 1991:115).
Motif: Bezeme ve süslemelerde bütünü oluşturan parçalardan her birine verilen addır. Türkçe örge sözcüğüde kullanılmaktadır (Sözen, Tanyeli 1994:166).
Saçak: Dokuma yağıların kenarlarında bırakılan püsküllü kısımdır.
Seccade: Üzerinde namaz kılmak için dokunan boy ve desenli yaygı. Namazlağ adı da verilir.
Sedef: Dokuma yaygılarda ana bordürün iç ve dış kısımlarında kullanılan ince su. Çubuk olarakta isimlendirilir.
Su: înce ve uzun şerit biçiminde bezeme (Sözen, Tanyeli 1994:221).
Tezgah: Üzerinde dokuma yapılan çoğunlukla ahşap yada metal
araçtır.
Toprakçaltk: Halının karşılıklı iki kenarı boyunca uzanan 5-10 cm. genişliğinde desensiz düz örgüdür (Sözen, Tanyeli 1994:238).
Varan-Gelen: El tezgahlarında, gücü ağacından daha ilerdeki çözgülerin arasında duran, aşağı yukarı hareket ederek çözgüler arasındaki açıklığı artırıp eksilten uzunca ağaç. Çapraz çubuğu, gelen-varan ve kargı da denir (Aytaç 1982:257).
Yastık: Çoğunlukla içi saman doldurulmuş sedirlerin arkalarına dayanan dar uzun halı, kilim, sumak, cicim, zili dokuma veya örtülerdir
(Acar 1991:117).

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder