Geleneğe bağlı Türk El Sanatları'nda işleme, örme ve dokuma büyük bir süreklilik ve devamlılık göstermektedir. Bu süreklilik ve devamlılık tarih seyri içinde göçebe ve yerleşik hayatta kendine has bir düzenle oluşarak günümüze kadar gelmiştir (Durul 1987:5).
Bu sanat dalları içinde özel bir yere sahip olan ve Dokumacılık Sanatının bir kolunu oluşturan Türk Halı Sanatı geçmişten günümüze uygulana gelen ve eşsiz ürünler veren bir sanattır.
Günlük yaşantımızda önemli bir yer tutan döşemenin bir unsuru olarak kullanılmasının yanısıra çeşitli şekillerde kullanılan Halı, Anadolu evinin özel eşyalarından biridir.
El emeği oluşu, doğal malzemeden üretilmesi, desen ve renklerinin kendine has özelliği ve dokusundan dolayı bulunduğu yere rahatlık ve konfor sağlar.
Güzel ve kaliteli bir halı adeta bir tablo gibidir. Görünümü ve gösterişi ile göze de hitap eder. Ayrıca kullanıldıkça sıklaşan ve parlaklaşan halılar zamanla maddi olarakda değerlerinden birşey yitirmedikleri gibi değer kazanırlar.
Anadolu'da hemen her yörede halılar yöre halkı tarafından dokunur. Kullanılan araç gereçler ve iplikler de genellikle yöre halkı tarafından üretilir. Bu nedenle herbiri kendi yöresine has özellikler taşır. Türk Halıları ülke içinde olduğu kadar dış pazarlarda da yoğun talebi olan eserlerdir.
Aylarca hatta hayat boyunca süren bir uğraş ile elde edilen halılar, kuşaktan kuşağa saklanır ve değerleri gittikçe artar. Bu halıları ortaya çıkaran, yaratan dokumacılar çoğunlukla anonimdir (Ayyıldız 1985:10).
Halı dokumacılığı yüzlerce yılın gelişmesi ve toplumsal işin sonucu olurken tecrübe ve bilgide ister. Halının karakterini birde yörenin hammaddeleri belirler. Ama bunun önemini asırlarca büyükler tarafından aktarılan tecrübeler ve teknikler sağlar (Ayyıldız 1985:10).
Türk halıları hakkında pek çok eser yazılmıştır. Bu eserlerde ortak konu tartışmasız her halının bir sanat eseri, bir tablo olduğudur. Anadolu insanı duygu ve düşüncelerini, yazamadıklarım, söyleyemediklerini halı üzerine adeta bir mektup, bir resim gibi aktarmıştır (Önder 1973:96).
Türk Halıları genellikle çift düğümlü olarak dokunurlar. Desenleri gelenekseldir ve kuşaktan kuşağa aktarılmıştır. Her motif kendine özgü anlamlar yüklüdür.Her halı adeta bir kitap, bir şiir gibi okunabilirde. Dünyanın hiç bir ülkesinde halı bu denli çeşitlilik arzetmez. Zira büyük bir çoğunluğu Anadolu kadım tarafından üretilen halı için desen çizimi yapılmaz. Dokuyucu bunun için birikimini ve yaratıcılığını kullanır.
Halının genellikle Türklerin yaşadığı bölgelerde başlamış ve daha soma yayılarak gelişmiş olduğu bilinmektedir. Bugün dünyanın pek çok yerinde halı yapılıyorsa da zerafet, incelik ve nitelik yönünden Türk halıları doğu ve batı halılarından ayrılır. Köklü bir geçmişe sahip olan doğal boyaların kullanılması, renginin atmaması ve renklerin uzun yıllar sonra bile parlaklığını koruması Türk halılarını diğer halılardan hep üstün kılmıştır. Türk kültürü içinde oluşan motifler daima özgünlüğünü korur. Türk insanının duygu, düşünce sevinç ve kederlerini kendi yaşam biçimleri ile içiçe geçmiş yüzlerce yıllık geçmişlerini bu motiflerde halılarda görmek mümkündür. Köy ve kasabalarımızda yapılan halılar iyi bir boş zaman uğraşısı olmasının yanısıra hem aile hemde ülke ekonomisine gelir sağlamaktadır. Dün olduğu gibi bugünde ülkemizde m ödemle ş erek halı sektörü canlılığını korumaktadır. Türk halıları Dünya halıları arasında her zaman özel bir yere sahip olmuştur (Ayyıldız 1985:11-13).
Halı diğer döşemelerle kıyaslandığında ekonomik oluşu, sert döşemelere göre güvenlikli oluşu, gürültünün yayılmasını önlemesi, çevresel konforu sağlaması nedeni ile her zaman tercih sebebidir (Özbek 1994:9).
Yüzlerce yıllık geçmişi olan Türk halı sanatı bugünde önemini korumakla beraber 19. yy. soııra halıcılıkta çeşitli sebeplerle gerilemeler görülmüştür. Buna dış piyasanın isteğine göre halı dokunması, zaman zaman artan ekonomik sıkıntılar nedeniyle maliyetin artması, sipariş halı yaptırıldığı için dokuyucuların ticari kazanca yönelerek çalışması ve kontrolsüzlük nedeni ile kalitenin düşmesi, gibi nedenler örnek gösterilebilir.
Daha öncede söz edildiği gibi tüm dünyaca bilinen Türk halıları arasında Milas, Hereke, Bünyan, Ladik, Uşak, Konya, Yağcıbedir, Kula, Bergama, Kars, Sivas, Taşpıııar, Kayseri, Yahyalı, Demirci, Gördes halıları Türk halı sanatının eşsiz örneklerini veren yörelerden sadece birkaçıdır (Işıksaçan 1964:8).
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder